13 Şubat 2013 Çarşamba

Dolap kokusu


Çekmeceleri ve dolapları açtığımda mis gibi bir kokunun beni kavraması ne kadar güzel bir duygudur.
Temizlikle karışık bir çiçek kokusu çekmeceyi açtığımda genzimden içeri ciğerlerime dolar.
Lavantanın dayanılmaz kokusu ......
Büyük bir sepetin içinde Kadıköy'deki meydanda ve ara sokaklarda satılırdı eskiden. Dershane çıkışında
eve giderken sepete adımlar kala başlayan kokuyu gözlerimi kapadığımda şimdi de duyumsayabiliyorum. Hala satılıyor mudur bu şekilde bilmiyorum. İstanbul'a gidişlerimde hiç denk gelmedim. Belki hala aynı şekilde yollarda bulunuyordur.
Şimdilerde büyük mağazalardan alıyorum lavantalı dolap kokusunu. Hiçbir zaman eskisi gibi kokmuyor tabiki... Bu mağazalarda çok değişik kokular da var artık. Bir çoğunu denedim. Şu aralar da sabun koyuyorum çekmecelerime.




Bunları koymak için de özel keseler hazırlıyorum.
Keseler içinde hem daha şık duruyor hem de çamaşırlara direkt temas etmiyor.

Çekmeceler için küçük ebatlı, dolap içi için daha büyük ebatlı keseler dikiyorum. Üzerine değişik süslemeler yapıyorum.  Hafta aşk haftası olunca keçeden kalpler diktim.
Keselere rendelediğim sabunları doldurup ağızlarını kapattım.
Çekmece içi kokularım hazır.



Bunları hazırlayıp hediye de götürüyorum. Nitekim bunlar ablama sevgililer günü hediyesi olarak gitti. 


Paketlemeyle çok şık bir hediyelik oldu.
Dolap içi için ise daha büyük ve asılabilir bir kese yapıp içini aynı şekilde sabun ile dolduruyorum. Asmak için ham ipi kullanıyorum.







Sabunu rendelemeden da kullanabiliyorum. O zaman üç tarafı dikili ve ağzı açık bir kılıf yapıyorum ve sabunu içine yerleştiriyorum. Peçete dekupaj yaptığım sabunları kullanıyorum.



İşte dolap kokularımı takdimimdir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

BlogOkulu Gadgets